Bugün sizlerin de bildiği üzere çok sevdiğim yazar George Orwell eserleri üzerine yazmak istedim. Orwell, 1903-1950 yılları arasındaki kısa ömrüne sığdırdığı müthiş eserleriyle çoğumuzun en çok etkilendiği yazarlar arasında yerini almış. Benim Orwell' e olan sevgim yazımındaki samimiyetin yanında eserlerindeki karakterlerini ete kemiğe büründürme konusundaki ustalığı. Eserleri bitirdiğimde, uzun süre etkisinden kurtulamayıp hiç durmadan kitap konusunu çevreme anlatırken buluyorum kendimi. Bir diğer yandan eserlerindeki sıradan karakterleri bile isimleri ve kişilikleriyle unutturmamak da yazarın büyük bir başarısı olsa gerek.
Yazımlarında abartılı bir tarz benimsemeyip gerçekçilikten çok uzaklaşmamak için genelde karakterlerin arasına karışıp onlarla bir süre vakit geçirdikten sonra romanlarını yazan Orwell bu anlamda da belgeselimsi bir hava veriyor eserlerine. 1984 ve Hayvan Çiftliği adlı distopik türde romanlarının satış rekorları kırmasından sonra Can Yayınları tarafından diğer eserlerinin de hızla baskısı yapılan Orwell eserlerinin hepsinin ayrı bir Orwell tarzı ve olgunluğu içerdiğini düşünüyor ve birini diğerinden okuma zevki açısından ayıramıyorum.
Bu anlamda eserleri katagorize etmem gerekirse;
Distopik Roman Türü; 1984 ve Hayvan Çiftliği
Deneme Tarzında Roman; Neden Yazıyorum ve Kitaplar ve Sigaralar
Belgesel Türünde Anlatı ve Deneme; Wigan İskelesi Yolu
Kendi Deneyimlerini Romanlaştırdığı Eserleri; Paris ve Londra'da Beş Parasız ve Burma Günleri
Otobiyografik Öğeler İçermeyen Kara Mizah Tarzındaki Romanları; Boğulmamak İçin ve Aspidistra
İronik mizah anlayışıyla sistem eleştirisini zekice yapan, sade ve sıradan karakterlerle okuyucuyu oldukça etkileyen, düşündürücü metaforlarla akılda kalan, zor hayatların arasına karışıp eserlerini yazmaktan çekinmeyen Orwell keşke daha uzun yaşasaydı ve bize daha çok eser kazandırsaydı diyorum. Eserlerinin detaylı incelemeleri bloğumdaki diğer başlıklarda bulabilirsiniz. Keyifli okumalar ve bol öğrenmeli, çok düşünmeli, yüksek farkındalıklı günler dilerim....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder